Kobilerde Dijital dönüşüme ışık tutacak yeterli IT yatırımı yapılamıyor. Dolayısı ile sektörlerin teknolojik gelişmelerindeki bu duraksama, hem KOBİ’lerin gelecekteki fırsatları kaçırmalarına, hem de daha fazla tehdit ile karşılaşmasına sebep olacaktır.
Kamu Kurumları ve büyük özel şirketler kendi iç bünyelerinde barındırdıkları IT yöneticileri, danışmanları veya ekipleri ile bu adaptasyonu mümkün olduğunca yakından takip ederken, Küçük ve orta ölçekli firmalarda bu durum maalesef son derece yetersiz kalmaktadır
KOBİ’lere yönelik Dijital Dönüşüm seferberliği ile,
- KOBİ’lerde Bilgi Teknolojilerinin yaygınlaştırılması ile uluslararası rekabette yer almak,
- Yetersiz altyapının oluşturduğu risklere engel olmak,
- Teknik eleman istihdamı için ortam yaratmak,
- Sanayi 4.0 dönüşümüne adaptasyon sürecini hızlandırmak,
gibi bazı temel değişimleri öngörebiliriz.
Güncel Durum;
Küçük ve Orta Büyüklükteki Girişim İstatistikleri, 2016
- Sanayi ve hizmet sektörlerinde 2 milyon 677 bin girişim faaliyet gösterdi.
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ), 2014 yılında toplam girişim sayısının %99,8’ini oluşturdu. Buna karşılık; istihdamın %73,5’ini, maaş ve ücretlerin %54,1’ini, cironun %62’sini, faktör maliyetiyle katma değerin (FMKD) %53,5’ini ve maddi mallara ilişkin brüt yatırımın ise %55’ini oluşturdu.
- İmalat sanayindeki KOBİ’ler düşük teknoloji ile çalıştı.
İmalat sanayindeki KOBİ’lerde İleri teknoloji kullanım oranı ortalaması % 0,3.
- KOBİ’lerin ihracatının %92,3’ünü imalat sanayi ürünleri oluşturdu
- KOBİ’ler Ar-Ge harcamalarının %17,7’sini gerçekleştirdi
- İnternet erişimine sahip KOBİ’lerin oranı %93,5 oldu.
Girişimlerde Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması(1) 2016 yılı sonuçlarına göre 10 ve daha fazla çalışanı olan girişimlerin %93,7’si internet erişimine sahip olup, bu oran KOBİ’lerde %93,5 oldu.
- KOBİ’lerin %85,9’u kamu ile iletişimde internet kullandı.
Özetle; KOBİ’ler için Dijital Dönüşümün önemi:
Yukarıda görüldüğü gibi çok kabaca bir ortalama alsak, ekonomimizin %50 si KOBİ’ler üzerinden dönüyor. Bu büyüklükteki bir gücü, günün teknik altyapısına uygun değiştirdiğimizde, Türkiye’nin çehresi önemli ölçüde değişecektir.
Bu konu felsefesi itibariyle en az “ FATİH PROJESİ“ kadar önemlidir.
İşte bu değişimle birlikte birçok işkolunun ekosistemi ve çalışan profili, özlediğimiz noktaya gelecektir.
Halen Bilişim sektöründe 120.000 kişinin çalıştığı düşünülürse, bu projenin gündeme alınması ile ek olarak 3 yıl içinde 100.000 yeni istihdam fırsatı sağlanmış olacaktır.
Bu süreçte yerli donanım ve yazılımın daha çok desteklenmesi halinde katkı daha da artacaktır.
- Güncel durum ve Proje ile değişimden beklentiler;
Mevcut verilere göre internetimiz ve en az bir azından bir bilgisayarımız var, diyebiliriz.
Mümkün olduğunca web sayfamızı ve kamuya ilişkin resmi belge gerekliliğini de bu vesileyle sağlayıp, hatta Excel’de stok, cari hesap vb. genel uygulamaları da bu ortam üzerinden yönettiğimizi varsayabiliriz.
Mevcut duruma ek olarak, iyi bir Kurumsal Kaynak Planlama (ERP), Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM), Depo Otomasyonu ve raporlama yazılımları vb. ile işlerimizi yönettiğimizi, donanımsal ya da bulut ortamında verilerimizi yedeklediğimizi, UTM, Firewall vb. güvenlik katmanları ile kaynaklarımızı koruduğumuzu, hatta ortam güvenliğimizi IP tabanlı sistemler ile tamamladığımızı düşünelim.
İşte bu noktadan itibaren, bu firmaların dijital dönüşüm yolculuklarına hızlı bir adımı başlatmış oluruz.
- Projeyi nasıl yönetebiliriz?
Öncelikle bir “Bilişim Danışmanlığı” katmanı oluşturabilir ve Bilişim Danışmanları KOBİ’lerin ihtiyacı olan Bilgi Teknolojileri konusunda Donanım, Yazılım ve Hizmet kollarında destek verirler,
Örneğin;
- Şirketin BT donanım ihtiyacı ( NB, PC, AP, Yedekleme, NW Güvenliği, Ortam güvenliği vb.)
- Yazılım programları (ERP, CRM, Otomasyon, Raporlama vb.)
- Donanım ve Yazılım ürünleri ile ilgili teknik destek ve onarım hizmetleri vb.
“Bilişim Danışmanlığı” tanımına teknik sınırlamalar getirebiliriz.
Örneğin;
Üniversite, Yüksekokul ve Meslek Liselerinin Bilgi Teknolojileri ile ilgili bölümlerinden mezun olmuş veya Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) tarafından yasa ile belirlenen sınırlarda mesleki yeterlilik sertifikası olan en az bir çalışanı olan şirket veya kişiler bu tanım içinde değerlendirilebilir.
- Finansal Kaynak ve Kamu desteği:
- Mümkün olursa AB Fonları ve/veya Kamu, firmalara çok uygun koşullar ile ürün ve hizmet satınalma kredisi kullandırabilir.
- Kobi’lerin bu yatırım masrafları için KOSGEB veya diğer kamu kurumları tarafından yönetilip, kontrol edilecek bir ödeme sistemi kurulabilir.
- KOBİ’lerde çalışacak Bilgi İşlem personeline vergi muafiyeti vb. destek sunabilir.
- Bilişim firmalarının kadrolarına, eğitim ve sertifikasyon konusu için ekonomik destekler sağlanabilir.
- Uygulama, KOBİ’lerde çalışan sayısına göre belli bir gruptan başlatılıp (Örneğin en az 10 çalışan), sonraki yıllarda kademeli olarak tüm firmalara uygulanabilir.
Sonuç olarak bu veya buna benzer bir modelin yol haritasına alınması ile 4-5 yıl içinde ülkemizin her köşesinde günün teknolojik gelişmelerini takip eden, ölçülebilir ve yönetilebilir sağlam bir ticari altyapı tesis edilmiş olur.
Bu ön çalışma, ülkemizin Sanayi 4.0 yolculuğunun en önemli ve en sağlam ilk basamağının da temelini oluşturur.
Not: Konu tamamen bir Kamu projesi olmalı ve yasal çerçeveler içinde yürütülmelidir.